Memleketin Kaçıncı Çivisi Çıktı Acaba?

İnsan artık haberleri izlemeye, sosyal medyaya girmeye çekiniyor. Her gün ayrı bir insanlık dışı haber veriliyor memleketin dört bir köşesinden. Bir insan; kendi canından, kendi kanından olan bir çocuğu nasıl öldürebilir? Pardon insan yazmışım ama bunlar hayvandan da aşağıda, şeref yoksunu mahlukatlar! 

Bu haberler tam bitiyor derken dün de 2 yaşındaki kıza uygulanan muameleler (çok özür diliyorum ben buraya bu kelimeyi yazamıyorum, ne yazsam eksik kalacak onu da biliyorum.) insana "memleketin kaçıncı çivisi çıktı acaba?" dedirtiyor. 2 yaşındaki çocuktan ne istediniz be Allah'tan korkmaz, kuldan utanmazlar! Bu nasıl bir maneviyat eksikliğidir, bu nasıl bir insanlıktan çıkmaktır?

Bu ve buna benzer suçları (suç demek bile hafif kalıyor) işleyenleri bu dünyada daha fazla tutmak bu adamları ödüllendirmek demektir. Devletin bir an önce idam cezasını yasalaştırması gerekir. Bu adamlar cezaevine girse kısasa kısas yapacak olan bir delikanlı muhakkak çıkar ancak "İp iyidir. Tuğlayı hizasında, iti yuvasında tutar!" Eğer bu ip şimdi çekilmezse başka itlikler de yapar o köpekten de aşağı it oğlu itler!

Bir memlekette "adalet" mefhumu yok edilmişse o memleketin ilerlemesi çok da mümkün değildir. Milyonlarca dolarlık vergi kaçıranları sen 10 ay içeride yattıktan sonra çıkartırsan, ona karşılık bir dilim baklava çalan çocuğu 9 yıl içeride yatırırsan; dünyanın en büyük adalet sarayını da yapsan, yere göğe "Adalet mülkün temelidir" de yazsan vicdanları söndüremediğin sürece en büyük hukuksuz sensindir!

Yıllarca "hukuk devleti değil guguk kuşu" diye yazılıp çizildi. Gerçekten de doğru! Hz. Ömer'in adaleti, Osmanlı'nın adaleti olmadığı sürece "memleketin kaçıncı çivisi çıktı acaba" diye birbirimize sormaya devam ederiz. 

Manevi anlamda çöktüğümüzün resmi bu yaşadıklarımız. Geçenlerde de bir furya vardı hatırlarsanız. İnsanlar parkta, sahilde, güpegündüz cinsel birliktelik yaşıyordu umarsızca! Amerika'da falan değil ha Türkiye'de yaşandı bunlar sayın okur! Hani belki gündemi takip etmiyorsundur diye söyleyeyim dedim. Bu ahlâkî çöküntü hepimizi en fazla ilgilendiren konu esasında ama bu konularda vurdumduymaz olduğumuz sürece bu ahlâkî erozyon devam edecektir. Piyasalardaki çöküntü belki düzelir ama bu ahlâkî çöküntünün bu gidişle düzelme opsiyonu kalmadı gibi!

Bu devirde "küfür" de hızlı; "iman" da hızlı! Üstte bahsettiğimiz "küfür" alametleri yüzünden memleketin çıkan çivilerini tekrar çakan, çift kanatlı olarak hem maddî sahada hem de mânevî sahada yetişen çocuklar ile ağzı duâlı yaşlılar da var! Zaten onların yüzü suyu hürmetine dönüyor bu dünya!

Şu devirde yaşadığımız, gördüğümüz, işlediğimiz günah fiillerinden sadece bir tanesini işleyen eski kavimler helak olmuş ancak bizim dönemimizde tüm günahlar nirvanaya ulaşmış olmasına rağmen toplu bir azap gelmiyor. Bunun sebeb-i hikmeti nedir acaba diye hiç düşündünüz mü? Kıyamet kopsun diye bekliyoruz artık! 

İyi insanların sayısı azaldı. Her anlamda iyi insanların sayısı gerçekten çok azaldı. İyiliğin para etmediği yerde, kötülüklerin cezasız kaldığı bir yerde iyi kalabilmek gerçekten zor. Selam olsun o iyilere. Allah herkesi iyilerle karşılaştırsın. Yoksa işimiz gerçekten çok zor! Allah yardımcımız olsun. Haydi bizden geçti, yolun yarısını geçtik ama Allah çoluk çocuğumuzu Sırât-ı Müstakîm'den, doğru yoldan, iyilerin izinden ayırmasın ve onları korusun. Emanet edebileceğimiz başka kimse kaldı mı? Memleketin çıkan çivilerini tekrar çakan, çakılmasına ön ayak olanlar elbette var! Allah onların sayısını artırsın!

Cumanız mübarek olsun...