Şimdi oturup da burada asansörlerde dikkat edilmesi gereken kurallar, nasıl kullanılması gerektiği gibi konulara girmeyeceğim. Bunları okumak istiyorsanız lütfen en yakın asansöre bininiz. :)
Yakınınızda asansör yoksa ben sizin için uzun bir araştırmadan sonra aşağıdaki kuralları buldum. Yine dayanmadı gönlüm sayfayı kapatıp asansöre gitmenize. :)
Benim burada üzerinde duracağım konu ilk madde. Ne demiş orada beraber tekrar okuyalım:
"Hangi kat ve doğrultuya gitmek istediğinizden emin olunuz, varsa yalnızca gidilecek yöne (aşağı/yukarı) ait çağırma butonuna basınız."
Özellikle insan yoğunluğunun çok olduğu AVM, iş merkezi ve plazalarda bu konu çok önem arzediyor. Asansör çabuk gelsin mantığıyla insanlar sadece gideceği yöne değil her ikisine de basıyor. Aslında bu bilinçsiz davranışla asansörlerin yoğunluğunun daha da uzun sürmesine sebep oluyor. Şimdi şöyle düşünün: Kalabalığın fazla olduğu bir saatte 6 katlı bir binanın 4. katındasınız ve 1. kata inmek istiyorsunuz. Hem aşağı hem de yukarı yönlerine bastığınızda alt katlardan dolup da üst katlara gidecek olan kabini üst kata çıkmayacağınız hâlde durdurmuş oluyorsunuz. Asansörün dönüşü için de böylece vakit kaybı yaşatmış oluyorsunuz. Bir de uyanıklık yapıp alt kata ineceğiniz hâlde nasılsa dönecek diye üst kata giden kabine bindiyseniz vay hâlimize!
Maalesef biz Türk milleti olarak birlikte yaşama kültüründen çok çok uzağız. Toplu taşımada nasıl davranılır; metroda - trende inenlere nasıl öncelik verilir; trafikte nasıl davranılır gibi birçok şeyi önemsemiyoruz. Bence böyle bir ders olmalı ve tüm eğitim hayatı boyunca öğretilmeli. Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler dersleri vardı eskiden şimdi neler oldu bilmiyorum. Bu derslerin amacı bu olmalı. Öyle kuru kuruya da değil tabii ki. Esaslı bir öğretim modeli uygulanmalı.
İçimiz karardı evet. Neyse şu trajikomik karikatürü sizin yorumlarınıza bırakayım da ben kaçayım.
Yakınınızda asansör yoksa ben sizin için uzun bir araştırmadan sonra aşağıdaki kuralları buldum. Yine dayanmadı gönlüm sayfayı kapatıp asansöre gitmenize. :)
Benim burada üzerinde duracağım konu ilk madde. Ne demiş orada beraber tekrar okuyalım:
"Hangi kat ve doğrultuya gitmek istediğinizden emin olunuz, varsa yalnızca gidilecek yöne (aşağı/yukarı) ait çağırma butonuna basınız."
Özellikle insan yoğunluğunun çok olduğu AVM, iş merkezi ve plazalarda bu konu çok önem arzediyor. Asansör çabuk gelsin mantığıyla insanlar sadece gideceği yöne değil her ikisine de basıyor. Aslında bu bilinçsiz davranışla asansörlerin yoğunluğunun daha da uzun sürmesine sebep oluyor. Şimdi şöyle düşünün: Kalabalığın fazla olduğu bir saatte 6 katlı bir binanın 4. katındasınız ve 1. kata inmek istiyorsunuz. Hem aşağı hem de yukarı yönlerine bastığınızda alt katlardan dolup da üst katlara gidecek olan kabini üst kata çıkmayacağınız hâlde durdurmuş oluyorsunuz. Asansörün dönüşü için de böylece vakit kaybı yaşatmış oluyorsunuz. Bir de uyanıklık yapıp alt kata ineceğiniz hâlde nasılsa dönecek diye üst kata giden kabine bindiyseniz vay hâlimize!
Maalesef biz Türk milleti olarak birlikte yaşama kültüründen çok çok uzağız. Toplu taşımada nasıl davranılır; metroda - trende inenlere nasıl öncelik verilir; trafikte nasıl davranılır gibi birçok şeyi önemsemiyoruz. Bence böyle bir ders olmalı ve tüm eğitim hayatı boyunca öğretilmeli. Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler dersleri vardı eskiden şimdi neler oldu bilmiyorum. Bu derslerin amacı bu olmalı. Öyle kuru kuruya da değil tabii ki. Esaslı bir öğretim modeli uygulanmalı.
İçimiz karardı evet. Neyse şu trajikomik karikatürü sizin yorumlarınıza bırakayım da ben kaçayım.
yatay doğrultuda nereye gidiyor bu asansör?:) "Acı var mı acı?" sözü geldi hemen aklıma. :)
YanıtlaSil