3B (3D - üç boyutlu) yazıcılar hayatımıza hızlı bir giriş yaptı. Birçok şeyi artık mucitler 3 boyutlu yazıcılarda basmaya başladılar. Bir de işin organ basım tarafı varmış ki onu da yeni öğrendim. Bildiğimiz insan vücudunun bir organından bahsediyoruz efendim. Artık 3 boyutlu biyoyazıcılar ile insan organlarının basımı da mümkün. Hepsi değil ama zamanla onlar da olacakmış.
Dünyada 3 boyutlu biyoyazıcılarla organ basımı yapan ender laboratuvarlardan birisi de Ozbolat Lab. Amerika Penn State Üniversitesi'nde çalışmalarına devam eden gurur kaynağı bir Türk'ün sahibi olduğu bir laboratuvar burası. Başında da Prof. Dr. İbrahim Tarık ÖZBOLAT var.
Doktorumuz hakkında biyografik bilgiler şöyledir:
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makina ve Endüstri Mühendislikleri programını çift anadal ile bitiren Prof. Dr. ÖZBOLAT, Buffalo Üniversitesi’nden 2011 yılında doktora derecesini almıştır. Yaklaşık 2007’den bu yana biyoyazıcılar ile doku üretimi konusunda çalışan ve bu alanda yazılmış başta en kapsamlı kitap olmak üzere 120’nin üzerinde akademik yayını olan Prof. Dr. ÖZBOLAT yaptığı çalışmalarla 2014 ASME Pi Tau Sigma Altın Madalya Ödülü, 2014 ASME Chao & Trigger Genç İmalat Mühendisi Ödülü, 2014 İmalat Mühendisleri Birliği Yılın Genç Üretim Mühendisi Ödülü, 2015 3B Yazılım konusunda Yılın Genç Bilim insanı Ödülü, 2014 ABD Ulusal Bilim Vakfı Kariyer Ödülü, 2015 Uluslararası Endüstri Mühendisleri Enstitüsü Yılın Genç Bilim İnsanı Ödülü, Hartz Ailesi Kariyer Ödülü gibi pek çok uluslararası ödüller almıştır.
3 boyutlu biyoyazıcılar ile organ nakli bekleyişi sona erecek deniyor ancak bu hemen olacak bir iş de değil. Daha çalışmalar tam anlamıyla olgunlaşmış değil ancak zamanla sonuç verecek deniyor. İlk iş olarak deri gibi dış organların basımları ve sonrasında da cerrahî operasyonla hastaya uyarlanması var. Sonrasında ise kulak ve burundaki kıkırdaklar ile diz kapağındaki kıkırdaklar da tamir edilebilecek bu biyoyazıcıdan basılan organlarla.
Alanında en iyilerden olan ve bizlere bayrakları astıran, her yerde Türk var dedirten bu doktorumuzun çalışmalarını Twitter adresinden takip edebilirsiniz:
Dünyada 3 boyutlu biyoyazıcılarla organ basımı yapan ender laboratuvarlardan birisi de Ozbolat Lab. Amerika Penn State Üniversitesi'nde çalışmalarına devam eden gurur kaynağı bir Türk'ün sahibi olduğu bir laboratuvar burası. Başında da Prof. Dr. İbrahim Tarık ÖZBOLAT var.
Doktorumuz hakkında biyografik bilgiler şöyledir:
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makina ve Endüstri Mühendislikleri programını çift anadal ile bitiren Prof. Dr. ÖZBOLAT, Buffalo Üniversitesi’nden 2011 yılında doktora derecesini almıştır. Yaklaşık 2007’den bu yana biyoyazıcılar ile doku üretimi konusunda çalışan ve bu alanda yazılmış başta en kapsamlı kitap olmak üzere 120’nin üzerinde akademik yayını olan Prof. Dr. ÖZBOLAT yaptığı çalışmalarla 2014 ASME Pi Tau Sigma Altın Madalya Ödülü, 2014 ASME Chao & Trigger Genç İmalat Mühendisi Ödülü, 2014 İmalat Mühendisleri Birliği Yılın Genç Üretim Mühendisi Ödülü, 2015 3B Yazılım konusunda Yılın Genç Bilim insanı Ödülü, 2014 ABD Ulusal Bilim Vakfı Kariyer Ödülü, 2015 Uluslararası Endüstri Mühendisleri Enstitüsü Yılın Genç Bilim İnsanı Ödülü, Hartz Ailesi Kariyer Ödülü gibi pek çok uluslararası ödüller almıştır.
3 boyutlu biyoyazıcılar ile organ nakli bekleyişi sona erecek deniyor ancak bu hemen olacak bir iş de değil. Daha çalışmalar tam anlamıyla olgunlaşmış değil ancak zamanla sonuç verecek deniyor. İlk iş olarak deri gibi dış organların basımları ve sonrasında da cerrahî operasyonla hastaya uyarlanması var. Sonrasında ise kulak ve burundaki kıkırdaklar ile diz kapağındaki kıkırdaklar da tamir edilebilecek bu biyoyazıcıdan basılan organlarla.
Alanında en iyilerden olan ve bizlere bayrakları astıran, her yerde Türk var dedirten bu doktorumuzun çalışmalarını Twitter adresinden takip edebilirsiniz:
Daha neler göreceğiz acaba? Ben de belgesellerde yemek yazdırdıklarını görmüştüm. Hadi onun malzemesi kolay. Ama organların malzemesi nereden temin edilecek acaba? Buna da domuz karışırmı ki?
YanıtlaSilDomuz maşallah her işin içinde var. İngiliz anahtarı gibi pislik!
SilHayvan da diğer mahluk bir mahluk. Bir suçu yok ama her şeyin içine katmak insanların pisliği.
SilOrası öyle o da bir mahluk ama Allah da onu pis olarak yaratmış. Bizim için bir imtihan.
SilHocam domuz hücresi kullanamazlar birde gerek yok. Biliyorsunuz kök hücre sayesinde vücut için her ücre oradan çoğaltılabiliyor. Büyük ihtimal kendi hücrelerimiz çoğaltılarak kullanılacak.
Silİnşaallah dediğiniz gibi olur Profesör.
SilŞimdi yoğurdun, çikolatanın, sabunun içinden çıkınca insan şüphe ediyor haliyle.
Şüphelenmekte çok haklısınız Sn. Müfred.
SilBu konu hakkında ben de bir makale yayınlamıştım hocam, bu yazınızı yeni gördüm. Biyo yazıcılar geleceğin en büyük buluşu olacaktır. Önümüzde ki yıllarda ( biz görürmüyüz bilmiyorum ) organ nakli sıkıntısı kalmayacak gibi. Yazımı okumak istenler buraya tıklayabilir.
YanıtlaSilHemen geçiyorum blogunuza hocam. Teşekkürler haber verdiğiniz için.
Sil