Kimi, Ne Zaman Tanırsın?

Takip ettiğim Telegram kanallarından birinde aşağıdaki gibi bir paylaşım gördüm.

.يُعرف الرجل عند مرض زوجته

.تُعرف المرأة عند فقر زوجها

.يُعرف الأخوة عند الميراث

.يُعرف الصديق عند الشدة

.يُعرف المؤمن عند الابتلاء

Erkek, hanımı hastalandığında;

Kadın, kocası fakirleştiğinde;

Kardeş, miras davasında;

Arkadaş, zor zamanda;

Mü'min de imtihan anında tanınır.

Tabii ki aynı dertten ben de muzdarip olduğum için üzerine bir şeyler yazmak istedim. Muzdarip olduğum konuyu yakınlarım iyi bilir esasında ama onlar da burayı okuyup yüzü kızarır mı bilmem. O yüzden üstteki paylaşımı ilk okuduğumdaki yazma aşkı - şevki gittikçe azaldı. Nasılsa okumayacakları için çok da detaylı bir şeyler yazmaya gerek duymuyorum. Tek tek ele alır geçeriz.

Erkek, hanımı hastalandığında;

Benim elimden bir şey gelmez hanım hastalandığında çünkü ev işlerinde vs. ben cidden çok beceriksiz bir insanım. Hanım ona "tembellik" diyor ama değil. Ha yine elimden geleni yaparım, evi düzene sokarım, ütü işi varsa yaparım vs. vs. ama hastalandığında çorba yapmaya kalksam kadını zehirlemekten beni içeriye alırlar. Zaten Güldane Hanım, benim kendisini ne kadar çok sevdiğimi iyi bilir. O yüzden sıkıntı olmadığını düşünüyorum. Ben testi geçtim.

Kadın, kocası fakirleştiğinde;

Biz gerçekten kendi çapımızda zor günler geçirdik. İş kurduk batırdık, taşınırken ev eşyalarımız yandı, arabamızı ve evimizi borçlardan dolayı satmak zorunda kaldık, iş için şehir değişiklikleri yaptık ve dönüp arkama baktığımda kadınım hep yanımdaydı, hep destekçimdi. O yüzden benim kadınım da testi geçti.

Kardeş, miras davasında;

Bizim henüz miras davamız vs. olmadı ama üstteki ev satma işinden dolayı kardeşimizin gerçek yüzünü görmüş olduk. Miras davası da olmaz zaten çünkü annemiz vefat etti ki üzerinde bir şeyi yoktu. Sadece bir tarla düştü payımıza onu da üstteki fakirleşme dönemimizde cüz'î bir fiyata satmak zorunda kaldık. Babamız vefat ettiğinde de bir miras vs. kalacağını düşünmüyorum, beklemiyorum. Dinî konularda ahkam kesenlerin bile konu veraset sistemine gelince nasıl da dinin emrettiğinin hilafına hareket ettiğini görünce de insan üzülüyor azizim. Henüz daha miras davası olmadan ben kardeşimi tanımış oldum ve maalesef kendisi bu testi geçemedi.

Arkadaş, zor zamanda;

Zor zamanımızda yanımızda olan arkadaşlarımız oldu ancak ben şahsen kendimin çok fazla arkadaşı olduğunu düşünmüyorum. Her ortama ayak uydurmaya çalışsak da orada eğreti kaldığımdan dolayı, her ortamın bize uygun olmamasından dolayı, iyi niyetimizin sürekli suistimal edilmesinden dolayı, çok uzun yıllar aynı arkadaşlarla vakit geçirip bunu dostluğa çevirememekten dolayı, arkadaşın suyuna gitme huyum olmadığından ve ağzıma geleni söylediğimden dolayı benim gerçek anlamda bir arkadaşım, dostum çok fazla yok. Olanlar kendilerini biliyor. 

Mü'min de imtihan anında

Bu konuda ben dâhil şu devrin çoğu mü'minleri maalesef bu testten kaldık diye düşünüyorum. Yine merhamet edenlerin en merhametlisi olan Hz. Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez ancak ahir zaman mü'minleri olarak imtihanları geçemiyoruz sanki. Kur'ân-ı Kerîmler yakılıyor, tekmeleniyor; Müslüman kardeşlerimiz eza - cefa görüyor ama hiç sesimiz çıkmıyor. Aklımıza bile gelmiyor. Aklımıza gelip de bir duâ da etmiyoruz arkalarından. Toplu olarak bu tarz imtihanlardan da kaldık; bireysel imtihanlardan da kaldık. Vah hâlimize ki ne vah! 

Rabbim biz imtihan ehli değiliz ama seni, habibini, vâris-i nebîleri çok severiz. Onların yüzü suyu hürmetine bizi bu imtihanlardan kolayca geçiriver. Eğer bu imtihanları geçersek habibin sevinir; eğer bu imtihanları geçemezsek şeytan ve nefis sevinir. Sen bizi iltimasınla imtihanlardan geçiriver Ya Rabbî!

Bu yazımı beğendiniz mi? Eğer beğendiyseniz İngilizce olarak kaleme aldığım HodjaEffendi bloguna ve Forum'a da beklerim.