Geyik Muhabbeti

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com
By -
10

Az önce Reddit'te gezerken "Ne şehittir ne de gazi, pisi pisine gitti Niyazi" sözünün muhatabının Resneli Niyazi Bey olduğunu öğrendim ve "bundan bir blog yazısı çıkarırım ben" düşüncesi ile araştırmalar yaparken 7 Kasım 2013 Perşembe günü Zaman Gazetesi'nde Beşir AYVAZOĞLU tarafından kaleme alınan Geyik Muhabbeti başlıklı köşe yazısını görünce direkt onu sizlerle paylaşmak istedim. O yazıya geçmeden önce buraya Resneli Niyazi Bey'in yakışıklı bir fotoğrafını iliştiriyorum.




Kahraman-ı Hürriyet Resneli Niyazi Bey, Hürriyet’in ilânından bir gün önce dağdan inmeye hazırlanırken peyda olan bir geyik çeteye katıldı ve Manastır’a inerlerken onlara bozkurt gibi yol gösterdi.   

Hatıratında bu hadiseyi ballandıra ballandıra anlatan Niyazi Bey’e göre, vahşi bir hayvanın kendiliğinden gelip aralarına karışması mucizevî bir olay ve istibdada karşı verdikleri mücadelenin Cenab-ı Hakk indinde makbul olduğuna dair İlahi bir mesajdı. Hürriyet’in kazanılmasını sağladığı için adeta kudsiyet izafe edilen ve ziyaretçi akınına uğrayan kutsal geyik, onu gittiği her yere götüren sahibinin ayrılmaz bir parçası haline gelmişti. Her yerde bu geyiğin olağanüstü maceraları konuşuluyordu.

    Niyazi Bey ve geyiği sonunda İstanbul’u teşrif ettiler. İstanbulluların da görmeyi çok istedikleri geyik, Şehzadebaşı’ndaki ünlü Letafet Apartmanı’nın bodrumunda, ışıksız, havasız bir bölüme kapatıldı. Hürriyetin bu dört ayaklı ve boynuzlu kahramanını görmek isteyenler 1 kuruş ödeyerek içeriye girebiliyorlardı. Elde edilecek gelir, kısa bir süre önce İstanbul’da çıkan yangının mağdurlarına ve Niyazi Bey’in Resne’de yaptıracağı okula sarf edilecekti. Gazeteci Ahmed Samim, hürriyet adına hürriyetinden mahrum edilen hayvancağızın haklarını savunmak için yazdığı “Gazâl-ı Hürriyet” başlıklı bir yazısında olup biteni eleştirdi. Bu, hürriyet kahramanları tarafından sokak ortasında kurşunlanmasına yol açan yazılarından biriydi.

    “Gazâl-ı Hürriyet”i Letafet Apartmanı’nda ziyaret eden Refik Halit Karay’a kulak verelim:

    “Hürriyet Geyiği’nin yüreği öyle burkulmuş, kara ve iri çok güzel gözleri öylesine mahzun, malihulyalı ki içim sızladı. Bu gözlerde Resne dağlarının ve eski günlerinin hasreti yanıyordu; belki nedamet de vardı, cinsdaşlarını bırakıp insanlara katıldığına, hürriyet daiyesine karıştırıldığına, fırsat elde iken kendilerinden ayrılıp dağ yolunu tutmadığına, yanındakilere güvendiğine pişmandı.”

    Hürriyet Geyiği’nin akıbeti meçhul; Refik Halit, kesilip etlerinin bir Beyoğlu lokantasına satılmış olabileceğini söylüyor. Ama heyecanlı maceralarının bir müddet daha anlatıldığı muhakkaktır. Bu geyik hakkında konuşulanlara benzer faydasız, içi boş gevezeliklere o tarihte “geyik muhabbeti” denilmeye başladığını iddia edenler var. Ali Şükrü Çoruk, Kitabevi Yayınları arasında yeni çıkan Geyik Kitabı’ndaki “II. Meşrutiyet’te Geyik Muhabbeti” başlıklı yazısında bu meseleyi ele almış. Emine Gürsoy Naskali ve Erkan Demir tarafından hazırlanan bu harika kitapta, aynı konuda bir yazı daha var. Esra Keskinkılıç, “geyik muhabbeti” deyiminin kaynağı hakkında üç farklı iddia bulunduğunu söylüyor.

    18. yüzyıl başlarında “Palavracı Baron” diye tanınan bir Alman’ın yazdığı bir av hikâyesi bu deyimin kaynağı olabilirmiş. Baron ava gitmiş, fakat cephanesi bittiği için karşısına çıkan geyiğe ateş edemeyince çok sinirlenmiş, yemekte olduğu kirazlardan birinin çekirdeğini namluya sürmüş, tetiğe basıp kendisine alaylı gözlerle bakan geyiği alnının ortasından vurmuş. Geyik biraz sersemlese de kaçmayı başarmış. Ertesi yıl ava çıkan Baron aynı geyiği görür görmez tanımış; çünkü tam alnının ortasında bir kiraz ağacı varmış. Geyiği tek atışta vurup ağacın kirazlarını afiyetle yemiş. Bu, hayatında yediği en lezzetli kirazmış.

    Bir başka görüş de, “geyik muhabbeti” tabirinin İngilizce “stag party”den geldiği yönünde... Erkekler arasında cinsî konularda yapılan seviyesiz ve mübalağalı sohbetlere İngilizler böyle derlermiş. “Party” kelimesi “muhabbet”le karşılanınca “geyik muhabbeti” tabiri doğmuş.

    Geyiğin kadim Türk kültüründe kutsal sayılan bir hayvan olduğunu biliyor muydunuz? Bilmiyorsanız, rahmetli Prof. Dr. Bahaeddin Ögel’in Türk Mitolojisi kitabından alınarak Geyik Kitabı’na konulan yazıyı okuyunuz. Çocukluğunda Mevlid kitaplarının sonundaki “Hikâye-i Geyik”i nostaljiyle hatırlayanlar varsa, onlara da Fethi Gedikli’nin aynı kitaptaki “Geyik Destanı” başlıklı yazısını tavsiye ederim.

    Geyik Kitabı, kültürümüzde geyiğin yeri hakkında yazılmış çok sayıda yazıdan oluşuyor. Şaşırtıcı olan, eski Türk mitolojisinde geyiğin bozkurttan bile önemli bir hayvan olmasıdır. Ziya Gökalp, çocuklar için Ergenekon efsanesini anlattığı “Alageyik” manzumesinde bozkurt yerine geyiği ikame etmişti. Bu da onun geyik mitos’unun atalarımızla birlikte Anadolu’ya geldiğinin farkında olduğunu gösterir. Aslında bozkurt Asya’da terk edilmişti. Masallar, atasözleri, çeşitli inançlar, hatta halılar, kilimler vb. gözden geçirildiğini, geyiğin hayatımızın içine ne kadar girdiği hemen fark edilir.

    Unutmadan kaydetmeliyim: Niyazi Bey’in Balkan dağlarında meşhur geyikle tanıştığı tarihte, İttihat ve Terakki henüz Türkçülükle tam tanışmamıştı. Yani “Gazâl-ı Hürriyet”in Türkçülükle alâkası yok. Zaten Niyazi Bey, Arnavut’tu.

    “Geyik Muhabbeti” tabirinin kaynağı Niyazi Bey’in geyiği midir, bilmem, ama “Ne şehittir ne gazi pisipisine gitti Niyazi”nin kaynağı Niyazi Bey’in kendisidir. Bilindiği gibi, tam yüz sene önce, 17 Nisan 1913’te Avlonya Limanı’da İttihat Terakki’nin gönderdiği koruması tarafından öldürülmüştü.

    Öldürülmeseydi İstanbul’a gelecekti ve belki de sadrazam olacaktı. Geyik İlahî mesajı ona getirmemiş miydi?

Yorum Gönder

10Yorumlar


Yorumlarınızla yazıma katkıda bulunduğunuz için teşekkür ederim.

Forum'a da beklerim...

  1. Hayretle okudum yani ne geyik muhabbetiymiş 😏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle! Hoşuma gittiği için sizlerle de paylaşmak istedim...

      Sil
  2. Kalemine sağlık üstad, hürriyet şimdilerde 3 kuruşa satılıyor bazı yerlerde.

    YanıtlaSil
  3. Çok bilmediğim yerlerden geldi bu bilgiler. :)

    YanıtlaSil
  4. Çok kullanılan bu sözün hikayesini bilmiyordum ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bloglar sâyesinde çok güzel bilgiler öğreniyoruz hep birlikte...

      Sil
Yorum Gönder

#buttons=(Anlaşıldı, Tamam!) #days=(20)

Bu blogda çerezler kullanılmaktadır. Şimdi Kontrol Et!
Ok, Go it!