Özellikle seçime yaklaşılan son hafta ile seçimlerden sonraki hafta ve haftalarda yaşadıklarım, gözlemlediklerim aklıma şu iki âyeti getirdi. Öncelikle iki âyet-i kerîmeyi de sizlerle paylaşıp duruma göre yorumlamaya devam edip etmemeye karar vereceğim. (Bu arada ben bütün yazılarımı bu şekilde yazıyorum.)
İlk âyetimiz Hûd Sûresi 113. âyet:
İkinci âyetimiz ise Münâfikûn Sûresi 7. âyet:
Maalesef son dönemlerde siyâsî partizanlık o kadar had safhaya çıktı ki karşı partiden olanları düşman görmeye başladılar. Bazıları daha da ileri gidip kendilerinin inanan; diğerlerini inanmayan îlan ettiler. Din kisvesi altında siyaset yapan bir partiye oy vermeyip de başka bir tarafa sırf zâlimlere meyletmemek adına yönelenleri (yönelen cemaatleri) yardım etmemekle tehdit ettiler.
Yazıma bazıları anlam veremeyebilir. Sıkıntı yok. Ben sadece içimde kalmasın diye bu 2 âyeti paylaşmak istedim. Yazıyı uzatarak daha fazla izah etmeye vaktim de yok maalesef. Ama şunu açıkça söylemek isterim ki it ürüyor; kervan yürümüyor koşuyor...
Siyasetin her kademesi yalan dolan dolu. O yüzden bu kadar içine kaptırmasın kimse kendisini. Siyâsiler bugün başka; yarın başka konuşuyor ama onların avukatlığını yapmak partizanlara kalıyor. Hiç gerek yok! Siyasetten uzak bir hava sahası diliyorum herkese.
Seçim gündemiyle alakalı tam yerine oturan ayet-i kerimeler...
YanıtlaSilAllah anlayabilmeyi nasip etsin.
Nitekim bir başka ayet-i kerimede şöyle buyruluyor: '... Onların kalpleri vardır, onunla gerçeği anlamazlar, gözleri vardır, onlarla görmezler; kulakları vardır ama onlarla işitmezler....'
Katkınız için teşekkürler Arif Bey.
Sil"Kuru kalabalık" çok iyi bir tanımlamaydı Sn. Müfred.
YanıtlaSil"Haksızlıklara karşı susan kör sağır dilsiz şeytandır"Hz.Muhammed SAV
YanıtlaSilKatkınız için teşekkürler Sibel Hanım...
SilYakınlarımla ve hatta kimseyle siyasi tartışmaya girmemeyi öğrendim zannediyorum. Olan bizlere oluyor, aramız bozuluyor.
YanıtlaSilAynen öyle Cem Hocam.
SilGünlük zikirleri yapmaya başladıktan sonra üstümdeki ağırlık ve stres baya bir azaldı. Bir Müslüman hiç değilse Peygamber efendimizin ruhuna 100 salavat getirmeyi günlük alışkanlığı yapmalı. Bir zikirmatiğim var ve herkese tavsiye ediyorum. Telefonda da zikirmatikler var ama pratik olmuyor, başka bir yere dokunuveriyorsunuz hemen kapanıyor sayı takip etmek zor.
YanıtlaSilPiyasadaki parmağa takılan Çin malı ürünler de iş görüyor aslında. Namazlardan sonra tesbihle de okunabilir 100 salavat. Çok vakit almayacaktır...
SilBen çocukken hatta bıraktım çocukluğumu şöyle 20'li, 30'lu yaşlarımda böyle bir düşmanlık yoktu inanın.
YanıtlaSilŞöyle ki, çocukken rahmetli Demirel başbakandı. Uzun süre de başbakan olarak kaldı. O zaman en önemli iki parti vardı. Demirel'in Adalet Partisi ile rahmetli İnönü'nün CHP'si. Hayat mecmuasında, kış günü kar yağmış, Adalet partili vekiller ile CHP'li vekiller birbirleriyle kar topu oynarken resimleri vardı. İnanın hiç unutmuyorum. Sahaflarda bulsanız o yılın '60'lı yıllar) Hayat mecmualarını o fotoğrafı da, o yazıyı da görürsünüz. Kimse kimseye tuttuğu parti yüzünden ya da başı açık, başı örtülü vs. yüzünden düşman değildi. Zaten yoktu o zaman öyle şu andaki gibi baş örtme şekli. Ne güzel yıllarmış diyorum, öyle özlüyorum ki o yılları. Cep telefonu, bilgisayar daha icat edilmemişti, televizyon Türkiye'de yoktu henüz ama huzur vardı huzur. Mini etek modaydı mesela, kimse kimsenin mini eteğine laf edemezdi, haddine değildi. Hayatımda ilk kez mini etekli birine saldırıldığını rahmetli babam Manisa'ya tayin olmuştu. Orada duydum o da ne dereceye kadar doğru bilmiyorum yani mahallede bir söylenti çıktı gazetede filan okumadım. Öyle her yere siyaset bulaşmamıştı. İnsanlar 4 yılda bir oy atardı sandığa onun dışında pek siyaset konuşulumazdı. Çünkü yazınızdaki gibi zulüm yapan siyasetçi yoktu. Sınava mı girildi herkes hakkıyla girerdi hilehurda yoktu. Ordu öyle, orduya kumpas kurmak! Gün gelecek orduya kumpas kurulacak, amiraller, paşalar casus, fuhuş çetesi, darbeci diye hapislere atılacak, ölecekler, intihar edecekler deseler inanmazdık böyle zulümler olacak diye! Yeminle kimse inanmazdı....
Çok zulmettiler çok....bunun acısı umarım çıkar.
Elinize sağlık.
Mazlumun âhı muhakkak çıkacaktır ama takdir edilen zaman ne zamandır bilemiyoruz. Bir an önce olması temennimiz yoksa iyice çığırından çıkıyor her şey...
Sil